Bati Medeniyetinin Dogulu Kökenleri
Produktbeschreibung
John Hobson, kitabinda Batinin yükselisine dair yaygin görüslerin etnomerkezci önyargilariyla mücadele ediyor. Antik Yunandan bu yana Avrupalilarin kendi gelisimlerine öncülük ettikleri ve Dogunun gelisen dünya tarihi icinde pasif bir izleyici olarak kaldigi ileri sürülür. Hobson, Oryantal Batinin yükselisini mümkün kilan iki sürec oldugunu öne sürüyor. Tadimlik Genellikle özerk ve eski Batinin modern dünyanin olusturulmasina önderlik ettigine inaniriz; en azindan cogumuz okullarda, belki üniversitede bunu ögreniriz. Hepimiz eski Batinin 1492 dolaylarinda Kristof Kolombu düsünün dünyanin zirvesinde, essiz bilimsel rasyonalitesi, kabul edilebilir aceleciligi ve demokratikilerici özellikleri sayesinde ortaya ciktigini düsünürüz. Böyle olunca da geleneksel bakis acisi, Avrupalilarin bir yandan Doguyu ve Uzakdoguyu fethettigi, ayni anda tüm dünyanin bozulma ve acidan kurtarilip modernitenin parlak isigina ulastirildigi, kapitalizmin izlerine teslim oldugu yolundadir. Buna göre, dünya tarihinin ilerlemeci hikayesini Batinin Yükselisi ve Zaferiyle birlestirmek cogumuz icin dogaldir. Bu geleneksel görüs Avrupamerkezci olarak adlandirilabilir. Bunun temelinde Batinin hem gecmiste hem de su anda ilerlemeci dünya tarihinin merkezini isgal etmeyi hak ettigi düsüncesi yatiyor. Peki gercekten öyle mi